Diyet sonrası verilen kiloları almamak kilo vermekten daha zordur. Çünkü kilo verirken belli bir zamanda belli bir kiloya ulaşmayı, belirlediğimiz elbisenin içine sığmayı, gelinliğin içinde daha ince görünmeyi, doğum öncesi kilolarıma dönmeyi falan hedeflemişizdir. Ancak kilo koruma döneminde zaten diyetten çıktığımız için yoksunluk krizleri hat safhaya çıkmış, eskisi gibi yemek yeme özgürlüğümüze kavuşma isteği bizi zorlamaktadır. Ancak içimizdeki şeytana uymamak ve diyet döneminde kazanmış olduğumuz beslenme alışkanlıklarını bu dönemde de devam ettirmek en güzeli olacak… Aksi takdirde yalnızca kilo almakla kalmayacak vücudumuzda oluşacak çatlaklar, selülitler de üstüne tuzu biberi olacaktır.
Verilen kiloları almamak için şu basit kurallara uymak yeterli:
1. Hareket etmeyi yaşam biçimi haline getirin
Yürüyüş, hafif koşu, yüzme gibi sporlar yalnızca diyet döneminde yapılıp bırakılacak aktiviteler değildir. Sağlığımız için de haftada en az 3 gün sevdiğimiz, ilgi duyduğumuz sporu yapmalıyız. Örneğin ben, yoğun bir iş gününün ardından müzik dinleyerek yürümeye bayılıyorum. Bu yalnız vücudumuz için değil zihnim için de çok iyi geliyor.
Aktif spor saatlerinin dışında da bazı pasif hareketleri yaşamımızın içine sokarak daha fazla enerji harcamaya çalışmalıyız. Örneğin telefonla konuşurken yürümek, televizyon izlerken yere sereceğimiz pilates minderinde basit hareketler yapmak, her fırsatta eve temizlikçi çağırmak yerine en azından günlük temizliklerimizi kendimiz yapmak, asansör yerine merdiven tercih etmek gibi.
2. Kendi yemeğimizi kendiniz pişirin-Dışarıda yenilen yemek sayısını azaltın
Dışarıda yenilen yemeklerin yağ ve tuz oranından emin olmayız. Genellikle lokantalar yemeklerin lezzetli olması için haddinden fazla yağ kullanırlar. Hatta bu yağların sağlıksız margarinler olma riski de çoktur. Oysa ki evimizde pişireceğimiz yemeklerde “ yeteri kadar yağ” kullandığımızda 1 gramcık yağın 9 kalori olduğunu düşünürsek baya kar ederiz
3. Kahvaltı yapmayı alışkanlık haline getirin
Her sabah sağlıklı bir kahvaltı yapmak, metabolizmanın erken harekete geçmesini sağlayacağı gibi diğer öğünlerde fazlaca acıkıp yemeklere saldırmanın önüne geçilmesine katkı sağlayacaktır. Ancak özellikle çalışanlar kahvaltıda ne yediklerine dikkat etmelidir. 1 simidin 4 dilim ekmek olduğunu unutmayı her gün sadece simit ve poğaçalarla yapılan kahvaltılar yerine. İçinde peynir, zeytin, domates, yeşillik, yumurta gibi çeşitli besinlerin olduğu renkli kahvaltılar tercih edilmelidir.
4. Bol su için
Susuz bırakılan vücutta metabolizma yavaşlar, ödem oluşur. Bu nedenle günde en az 2-3litre su tüketmeye özen göstermeliyiz. Ne kadar su tükettiğimizi ölçmek için miktarını bildiğimiz sürahi veya şişelere doldurduğumuz suyu gün içinde bitirmeye özen gösterelim.
5. Yediğinizi telafi edin
Tabi ki sürekli diyet modunda yaşamak oldukça bunaltıcı ve can sıkıcı. Bir arkadaşımızın doğum gününde 1 dilim pasta yemek veya canımızın istediği soslu bir makarnayı kaşıklamak kadar keyif veren birşye yoktur bazen. Böyle olduğunda o öğünden bir sonraki öğünde veya ertesi gün her zaman yediğimizden daha az yiyerek kalori dengelemesi yapmalıyız.
6. Büyük porsiyon alışkanlığından vazgeçin
Dışarıda yemek yerken küçük menü seçmek, evde yemek yerken çabuk dolabilen kâse ve tabaklar seçmek en güzeli. Yemek bittiğinde hala aç hissediyorsanız biraz beklemeyi deneyin 10 dakika geçmeden doyduğunuzu hissedeceksiniz. Yemek bitip de sofradan kalktığınızda 1 kepçe çora ile 2 kepçe çorbanın verdiği duygusal haz aynı olacak ama bedensel haz…
7. Yemek ve spor konusunda plan yapıp kayıt tutun
Her gün yediğimiz şeylerin kayıtlarını tutmak ve günlük yaptığımız sporu yazdığımız küçük bir not defteri geçmişe yönelik yeme ve spor düzenimiz hakkında bilgi sağlayacak kendimize daha çabuk çeki düzen vermemize katkı sağlayacaktır. Üstelik bunu yapmak artık daha kolay bilgisayarlarımıza ve akıllı telefonlara inebilen bazı programlar yediğimiz besinlerin kalorilerini bile hesaplayarak gün içinde kaç kalori aldığımız hakkında fikir sahibi olmamıza yardımcı oluyor. Öyle bir programı kullanmayı alışkanlık haline getirmenizi tavsiye ederim.
8. Tartıyla barışık yaşayın
Sabah uyanıldığında tartılmayı alışkanlık haline getirirsek ufak kilo artışlarını hemen fark eder ve o kilolar fazla yerleşmeden önlem almamızı sağlayacaktır. Unutmayın birikmeyi beklemeden hemen geri vermek en akıllıca davranış olacaktır.
9. “ Yeni Ben” i yani zayıf görüntünüzü içselleştirin
Kilolu bir fotoğrafınızı gözünüzün önünden ayırmayın. O günlere dönmek istemediğinizi her daim hatırlayacaksınız.
10. Sağlıklı beslenme ve hareketi yaşam biçimi haline getirmiş arkadaşlarınız olsun
Sürekli abur cubura saldıran, fast food zincirlerinin kapılarından ayrılmayan, yemek için yaşayan arkadaşlarınıza kapılıp gitmeyin. Sağlıklı beslenmeyi yaşam tarzı haline getirmiş arkadaşlarınızla sürekli fikir alışverişinde bulunun, yeni öğrendiğiniz bilgileri karşılıklı paylaşmaya özen gösterin.
Yorum Yap